Randevu
0 (232)4220798
Cehaletin en büyük korkusu kadındır çünkü bir erkeği eğitirseniz bir adamı eğitirsiniz, bir kadını eğitirseniz, bir kuşağı eğitirsiniz.
(Brigham Young)
Bir Doğum Hikayesi

                                 

           HAYATIMIN DÖNÜM NOKTASI

  Büyük bir heyecan ile beklediğimiz tahlil günü gelip çatmıştı. Hastaneye kan vermeye gittiğimde kalp ritmim değişmiş soğuk terler dökmeye başlamıştım. Sonucunu 2 saat sonra alacaktım.Eve geldim 2 saat 2 yıl kadar uzamıştı ve dayanamayıp internetten sonucuma baktım... Gördüğüm karşısında ne yapacağımı bilemedim... Değerlerim 106 idi. Tam emin değildim. Hamilelik var mı yok mu? Deli gibi internette araştırmaya başladım.Evet HAMİLEydim!!! Gözyaşlarım, gülüşlerim birbirine karıştı. Bu haberi ilk eşime vermeliydim... Aradım ve oldu dedim, bebeğimiz geliyor... Sadece SENİ SEVİYORUM,SİZİ SEVECEĞİM diyebilen eşim vardı telefonda.Her zaman olduğu gibi olduğu gibi mutluluğunu gösteremeyen ama en derinden hissettiren eş...
  Doktorum Ali beyi aradım, tebriklerini aldıktan sonra tekrar tahili yaptırmam gerektiğini söyledi. 2 gün sonra tekrar tahlil yaptırdımdeğerim iki katına ulaşmıştı ve doktorum bizi gebelik kesesini görmeye çağırdı. Kese görmeye giderken eşimin tek duası vardı... ''Allah'ım lütfen ikiz olsun...'' İlk ultrasona girdiğimde, o ekranda hiç bir şey anlamadan öylece Ali beyin gözlerinin içine bakıyordum güzel şeyler söylemesi için...İnanamadığımız bir haber verdi bize. Gebelik kesesi bir tane bebek iki tane idi. Evet bebeklerimiz ikizdi... TEK YUMURTA İKİZİ... Duamız kabul olmuştu. Biz mutluluktan uçarken Ali bey endişeliydi. ''Siz sevendiniz ama ben sizin kadar sevinmedim, zorlu bir gebelik takibi bizi bekliyor'' demişti. Tek yumurta ikizinin bir çok riskleri olduğunu öğrendik. Artısı ve eksisiyle her şeyi anlattı doktorumuz. Mutluluk ve heyecan sabırsızlık tüm duygularla evimize geldik. Bir daha ki ziyaretimiz kalp atışları içindi. O ses dünyanın en anlamlı en özel sesiydi... Minicik bize ait iki kalp... Artık 9 aylık serüven başlamıştı. Doktorum yapmamız gerekenleri anlattı  ve her iki hafta da kontrollerim olacaktı...
  Gebeliğimin ilk üç ayı kanamalar düşük riskleri ile evde yatarak geçti. 3 ay boyunca kan dolaşımını düzenlemek amacı ile göbekten iğnelerimi yaptı eşim. Bunun yanında defalarca ağlayarak acile iğne olmaya gittim. Her kanamamda progestan iğne oldum. O korkunun tarifi yok. Doğuma kadar da progestan yumuşak kapsülü kullandım. Tüm bu sıkıntılarımı doktorumun sıkı takipleri sayesinde atlattım. Bir gebenin en önemli parçalarından biri DOKTORU... O'nu sevmesi O'na güvenmesi çok önemli. Gece gündüz her an telefonlarıma cevap veren doktorum olduğu için çok şanslıydım...
  Gebeliğimin 4-5-6-7. ayları muhteşem geçti.. Sıkıntısız bir dönemdi. Kilo alımlarımı kontrol altına almayı başarmıştım. Düzenli ve sağlıklı beslenme ile bebeklerimi çok iyi besledim.65 kilo ile başladığım gebeliğimi 80 kilo ile tamamladım.
  Doktorumla konuşmalarımızda 35. haftayı görürsek ne mutlu bize diyordu. Tek isteğim o haftayı görebilmekti ki nitekim öyle oldu. 35. hafta geçtii 36.hafta bitti 37. hafta bitti. baktık kızların geleceği yok doğum için gün verdi doktorum. En başından beri beni normal doğuma hazırladı.Aklımda binbir türlü soru ikiz ve normal doğum... Doktoruma güvenim sayesinde  bir gün bile sezeryanı düşünmedim, kararlıydım, kızlarımı normal doğumla dünyaya getirecektim...
  O gün geldi... Eşimle birlikte akşamdan bebişlerimizin odalarını hazırladık. Sabah erkenden yola koyulduk. Beni hastanede dünyalar tatlısı bir ebe bekliyordu. Doktorumun muayehanesindeki ebe benim takibimi yapacaktı. Muayehanede her kontrollerde yanımda olan ebenin doğum kontrollerimi yapması bana ayrı güven veriyordu. Hastane odamıza ulaştık ve yatışım yapıldı. 13.10.2016 saat 09:00'da doğum takibim başladı. Kendi sancım gelmediği için sunni sancı takıldı. İkiz gebelik olduğu için  sunni sancı yavaş yavaş verildi, ikinci bebeği telaşa sokmamak adına... Yavaş yavaş ağrılarım başladı. Sebahat ebem beni koridorda gezdiriyor ıkınma çalışmaları yaptırıyordu. İki saatte bir açıklık muayenesi oluyordum. Yavaş yavaş açılmalar başlamıştı. Ebem, ikizim ve eşim sayesinde sancılarımı unutuyordum. Sohbetler, kahkahalar, müzikler derken günü bitirmeye yaklaşmıştık. NST'de düzenli ağrılarım vardı ama doğum için yetersizdi. 6 cm açılmam olana kadar epidural taktırmadım. Bu süreçlerde doktorum geliyor gerekirse her saat telefonla arıyor durumumu öğreniyordu. 6 cm açılmadan sonra ağrı çekmemem için epidural taktırdım ve ağrısız bir şekilde doğumumu bekledim. 1. günün sonunda artık sunni sancıyı çıkardılar beni dinlenmeye aldılar. Ebem her dakika başımdaydı. Sabaha kadar uyudum. Tekrar sabah sunni sancı verilmeye başlandı. Suyum patlamadığı için doktorummüdahale etti suyumu patlattı ve o dakikadan sonra açılmalarım hızlandı. Akşam üzeri 15:00'den sonra ağrılarımın yoğunlaşmasıyla birlikte NST 'ler muayeler yoğunlaştı ve saat 18:00 gibi doğumhaneye alındım. Açıklık 9 cm olmuştu.Ebem aileme haber verdi ve herkes doğumhanenin önüne yığılmış bekliyordu.Doğumhanede ebemle birlikte hazırlandık. Ikınma çalışmalarına devam ettik. Artık hazırdım.Doktorumu bekliyordum.Kapıdan giren bir sürpriz vardı. EŞİM... Bana sorulmuştu eşini ister misin diye... Evet demiştim fakat gelmesini hiç beklemiyordum. Bana çok büyük moral oldu onun gelmesi. Doğuma onun sayesinde daha da motive oldum. Artık başlıyorduk doktorumun ve ebemin talimatları ile yapmam gerekenleri yaptım. İlk bebeğim DENİZİM dünyaya geldi 4 dk ara ile DURUM dünyaya geldi.Eşimin gözyaşları sel olmuş ben ise şaşkın şaşkın etrafıma bakınıyordum. Doktorumun gülücüklerini, ebemin beni alnımdan öpüşlerini, eşimin sımsıkı ellerimi tutmasını asla unutmam. Normal doğumu başarabildiysem bu 3 kahraman sayesinde...
  Bebeklerimin kontrolleri yapıldı. Benim kontrollerim yapıldı ve artık odamıza gitme vakti geldi. Bebişlerimin biri 2850 diğeri 2910 kilo doğmalarına rağmen tedbir amaçlı Yenidoğan Yoğunbakımı Ünitesi'ne alındılar. Ben ise alkışlar eşliğinde doğumhaneden çıktım ve odama bebeklerimi beklemeye gittim.
 Doğum hikayemde unutamadığım gerçeklerim var. Bunlar ebemin sonsuz desteği, sımsıkı elleri , öpücükleri, sevgi dolu kucağı... Doktorumun 37 hafta boyunca sıkılmadan yaptığı sıkı takipleri doktordan öte abiliği,arkadaşlığı ve bana verdiği GÜVEN... Eşimin ise yürekten hissettiğim varlığı...
  Biz yeni hayatımıza 3 DİŞİ KARTAL olarak devam ediyoruz...
  DOĞUMDAKİ KAHRAMANLARIMIZA SONSUZ TEŞEKKÜRLER...( AYDAN C. 14/10/2016)
Bir Doğum Hikayesi